Sahabe-i güzin toplanmışlar, kendi hallerinden konuşuyorlardı. Biri aralarından kalkıp, dedi ki,
“ Ya Eba Bekir! Allahü teâlânın izzet ve azameti için söyle, bu mertebeye ne ile eriştin?”.
Buyurdu ki: “Yemin verdiğiniz için söylemek lazımdır. Dinimi dünyaya tercih ettim. Ahiret için, Allah rızasını seçtim. Her zaman Allah’ın hakkını üstün tuttum, her işimde sadece Allah’ın rızasını gözettim ve bunun dışına asla çıkmadım.”
Ömer Hazretlerine sual ettiler: “Sen bu mertebeye ne ile eriştin?”.
Buyurdu ki: “Allah dilerse bir kulunu aziz eder dilerse zelil eder. Bunu hiç unutmadım.”
Osman Hazretlerine sual ettiler: “Sen ne ile bu dereceye eriştin?”.
Buyurdu ki: “Kur’an ve Sünnete uydum. Allah’ın her şeyime vakıf olduğunu hiç unutmadım.”
Ali Hazretlerinden sual ettiler: “Sen ne ile bu dereceye eriştin?”.
Buyurdu ki: “Cihad ile eriştim. 30 yıl mücahede kılıcı ile ve haşyet zırhıyla ve vera kalkanı ile, taat ve ibadet oku ile, gönül kapısında oturdum. Allah’ın rızasından başka hiçbir şeyi, gönlüme koymadım, hatırıma getirmedim.” ( radıyallahü anhüm) ecmain)