Ankara’da Bağlum toprağına yüz sürdükten sonra, iki saat mesafedeki Ahi Evran Hazretlerinin şehrine gitmek istiyoruz. Derler ki, bir şehre bir Allah dostu gelir, o şehir onun bereketiyle maddi-manevi ayağa kalkar, İşte Bursa, İşte Konya, işte Kırşehir, işte Aksaray, İşte İstanbul…
Kırşehir ismi nereden gelir?
Türkler zamanında, bozkırın ortasında yükselen bu şehre: “Kır Şehri” adı verilir. Yani, şehrin ismi: Türkçeden gelir. Başka bir söylentiye göre, Timur, Anadolu’da iken, kendisine karşı koyan bu şehri kastederek “kırın bu şehri” der ve bu söylence daha sonra “Kırşehir” olarak şehrin ismi olur. Lakin bu zayıf bir rivayet. Kaldı ki, Timur Han, yanlış anlaşılmış bir hakandır, kırıp dökmekten yana değildir.
SONBAHARDA SEYAHAT BAŞKA
Yazın bunaltıcı sıcağında seyahat etmektense, güzvakti dolaşmak sanki biraz daha güzel. Çocuklar duymasındaki Seyyar Tayyar gibi “ben buldum” diyeceğim inanmayacak kimse. 🙂 Kırşehir, huzur ve sükûnetin ete kemiğe büründüğü bir güzel belde. Beş bin yıllık tarihinden bahsedilir. En kalıcı izler ve eserler daha çok Selçuklulardan. Gezmeden geçilemeyecek yerler var. Kırşehir Müzesi,
Keçi ve Ömerhacılı Kale Kalıntıları, Melik Gazi ve Âşık
Paşa Türbeleri, Kesikköprü
Kervansarayı, Caca Bey
Medresesi, Kesikköprü,
Karakurt Baba, Keçi Kalesi,
Kuş Kalesi, Ahi Evran Camisi
ve Türbesi, Terme Kaplıcası ve
daha neler neler..
Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.