İnsan vücudunda 270 civarında oynar ve yarı oynar, oynamaz ve kaynaşmış olanlarla beraber 360 eklem vardır. Eklemlerimiz olmasaydı sabit bir iskeletin hayatımıza hiçbir faydası olmazdı. Öyle ki su içmeyi bile başaramazdık. Ancak eklemlerimiz vesilesiyle yürüyebilmekte ve pek çok faaliyeti yapabilmekteyiz. Rabbimiz, iskeletimizi ve kaslarımızı hikmetli bir şekilde, belli gayelere uygun olarak yaratmıştır. Kemiklerimiz ile kaslarımızın birbiriyle bir bütünlük ve ahenk içinde hareket edebilmeleri için bütün eklemlerimize belirli bir açıya kadar rahat hareket edebilme kabiliyeti vermiştir. Dikkat edecek olursak günlük hayattaki işlerimiz, eklemlerimizin müsaadesi nispetinde yürütülmektedir. Mesela; hırkamızı giyerken kolumuzu omzumuzdan ancak 40 derece kadar geriye götürebiliriz. Bir ağacın dalından meyve koparacak olsak kollarımızı, 170 derece kadar kaldırabiliriz. Kollarımızı omzumuzdan başımıza doğru ise 180 derecelik bir açıyla götürebiliriz. Eğer eklemlerimiz vesile edilerek yaratılan bu sınırlamalar olmasaydı omuzlarımız sık sık yerinden çıkardı. Omzumuzun kuvvet desteği olmayınca da ağır bir taşı yerden kaldıramaz, başımızı yıkayamaz, boyun ve sırtımızı temizleyemez, rahatlıkla giyinemezdik.